ÖFKE KONTROL SORUNU

Öfke normal ve sağlıklı bir duygudur ve her insan öfke duygusunu yaşar. Öfke kontrolden çıkıp da yıkıcı hale dönüşmediği sürece bir problem olarak nitelendiremez. Kişi öfkesini bastırmakta veya kontrol etmekte zorlanıyor, bu durum okul, iş yaşamını, kişisel ilişkilerini olumsuz yönde etkilemeye başlamış ise bu alanda bir uzman desteğinin alınması oldukça önemlidir.

Kontrol altına alınamayan öfke giderek artar ve başkalarına zarar verebilecek, farkında olmadan kontrolden çıkabilecek bir duruma sürüklenebilir. Öfke kontrol problemi yaşayan kişilerin kendilerine zarar verme eğilimleri de vardır. Öfkeden kapı, duvar veya cama yumruk atma, objeleri kırma, eşyaları tekmeleme aşırı sesini yükseltme, kendini ve dişlerini sıkma gibi davranışlar sergileyebilirler.

Öfke Kontrolsüzlüğünün Sebepleri Nelerdir?

Öfkeyi bedensel olarak, şiddet veya bir şeylere zarar verme olarak dışsallaştırmak aslında sözel ve duygusal olarak yeterince iyi ifade edememekten kaynaklanır.

Kişi duygularını, düşüncelerini yeterince açık ifade edemediğinde, karşısında otorite figürlerinin olması veya karşısında kendini ifade etmesine engel olan biri bulunduğunda veya öfkeyi kendine yönlendirdiğinde içe atılan öfke bir süre sonra kişinin kendine veya başkasına yönlendirdiği öfke olarak da dışsallaştırılabilir.

Bastırılan öfke dışarıya çıkarken daha güçlü ve yıkıcı olarak kendini gösterebilir, yön değiştirip aslında öfkelenilen kişiye değil başka bir durum veya kişiye yönlendirilebilir.

Aşırı otoriter anne ve babaların çocukları, çocuğun kendini gerçekleştirme ve ifade etmesine fırsat tanınmayan ailelerin çocuklarının ileriki yaşlarda öfke kontrol sorunu yaşanma oranları oldukça fazladır. Aile içi şiddet gören ve şiddete şahit olan bireylerin bu sorunu yaşama sıklığı daha fazladır.

Öfke kontrolsüzlüğü, doğal bir afet veya kazalar, kayıplar, travmatik yaşantılar gibi durumların arkasından daha belirgin olabilmekte veya birden ortaya çıkabilmektedir.

Kişinin yetiştiği çevre ve öfke karşısında nasıl bir tutum izlendiği ile ilgili öğrendikleri, ileriki yaşlarda kendi ifade biçimlerini geliştirmesinde oldukça önemli bir yere sahiptir. Aile içinde iletişimin güçlü olması, öfkenin veya sorunların konuşulması, diğer aile bireyleri ile paylaşılması, her bireyin söz hakkının olduğu ailelerin bireyleri bu sorunu daha nadir yaşamaktadır.

Öfke Yönetimi Nedir?

Öfke yönetiminin amacı, kızgınlığın ve öfkenin yol açtığı duygusal ve bedensel tepkileri azaltabilmektir. Kızgınlığa yol açan insanları, olayları yok etmek onları değiştirmek çözüm değildir. Mutlaka sizi kızdıran başka kişi veya durumlar ortaya çıkacaktır.

Yapabilecek şey bu insanlar ya da olaylar karşısında gösterilen içsel ve dışsal tepkiler kontrol edebilmek, onları yapıcı bir şekilde yönetebilmektir. Doğru şekilde ve doğru yere yönlenen öfke sizi hafifletir, daha sakin hissetmenizi sağlar.

Sadece öfkenin ifade edilmesi ve dışarı çıkması değil, aynı zamanda öfkenin kaynağının keşfedilmesi, geçmiş yaşantılar le ilgili bağlarının açığa çıkması ve bu noktaların üzerinde durulması da öfkeyi kontrol altına almayı sağlayacaktır.

Eğer zaman zaman kontrolü kaybettiğinizi hissederseniz bir psikologdan yardım isteyebilir, öfke yönetimi üzerine çalışabilirsiniz.

Kızgınlık ve öfke doğru bir biçimde ifade edilemezse, bir süre sonra bu duygu kişinin kendisine döner ve yüksek tansiyon, psikosomatik rahatsızlıklar (ülserler, alerjiler vb.) ya da depresyon gibi sorunlara yol açabilir.

Öfkenizi Kontrol Etmek için Hangi Yöntemler İşe Yarar?

Gevşeme: Derin nefes alıp verme

Kendini telkin etme: “Sakin ol” , “ Duygunu ifade et” şeklinde telkinler

Düşünceleri değiştirme: Öfkeli insanlar düşüncelerini küfrederek, bağırıp çağırarak ifade etme eğilimindedirler. Öfkenin her zaman bu şekilde ifade edilmediği, farklı yöntemleri de olduğunu bilmek, duygularını ifadeye yönelmek.

Olumluya odaklanma: “Her şey mahvoldu!”, “Yine öfkemi kontrol edemeyeceğim” gibi düşüncelerden uzaklaşıp olumluyu düşünmek, bunu aşabileceğinize güvenmek

Öfkenin altındaki duyguyu keşfetmek : Kendinize söylediğiniz “Öfkeleniyorum çünkü….” ile başlayan cümleler ile anlaşılmadığınız için mi, kendinizi ifade edemediğiniz için mi öfke duyduğunuzu keşfetmek faydalı olacaktır.

Problemi çözme: Durumu değiştirip değiştiremeyeceğimizi araştırmaktır. Değiştirebileceğimiz bir şeyse çözüm yolları araştırılabilir.

Daha iyi iletişim: Öfkeli insanlar genellikle düşünmeden yargılama ve bu yargıları yönünde davranma eğilimindedirler. Daha iyi iletişim önyargıları ortadan kaldıracaktır.

Mizah: Mizah, çeşitli yollarla öfkenizin yoğunluğunun azalmasına yardımcı olabilir. Her şeyden önce daha dengeli bir bakış açısı sağlar. Çünkü mizah sırasında yaşanılan duygularla, öfkenin bir arada bulunması mümkün değildir. İçinde bulunduğunuz durumun komik taraflarına odaklanabilir, ağzınızda bir hakaret çıkacaksa bu durumla ilgili bir karikatürü zihninizde canlandırabilirsiniz.

Mizah kullanırken iki noktada çok dikkatli olmak gerekir.

Öncelikle mizah kullanmanın, sorunlarınızı gülerek geçiştirmek demek olmadığını, tersine onlarla yapıcı bir şekilde yüzleşebilmeniz demek olduğunu bilmelisiniz.

İkincisi de mizah kullanayım derken, alaycı ve aşağılayıcı mizaha başvurmaktan kaçınmalısınız. Çünkü bu da sağlıksız öfke ifadesinin bir başka yoludur.